kuzey kore, north korea, kuzey kore ihracat, north korea export, kuzey kore ithalat, north korea import, kuzey kore tehdit, north korea threat, kuzey kore ABD, north korea vs USA, kuzey kore BM, north korea UN, kuzey kore yaptırım, kuzey kore füze, kuzey kore atom, Trumph, Kim Jong Un
Kuzey Kore ekonomisi yaptırımlara rağmen nasıl ayakta kalabilir?
Güney Kore Merkez Bankası'na göre, Kuzey Kore ekonomisi
geçen on yıldan uzun bir süredir sürmekte olan BM ve ABD yaptırımlarına rağmen 2016
yılında %3.9 oranında büyüdü.
Japonya ve ABD ye yöneltilen füze tehditleri ve ardı ardına
yapılan uzun menzilli füze testleri uluslararası baskının artmasına ve yeni
yaptırımların masaya yatırılmasına sebep oldu.
ABD başkanı Trumph'ın medyatik tavır ve tehditlerinin yanı sıra,
İngiltere başbakanı Theresa May, Fransa başkanı Macron başta olmak üzere,
global ekonomiye yön veren batılı devletler, Kuzey Kore'ye daha ciddi yaptırım
ve baskı yapılması için BM genel
kurulunda seslerini yükseltiyor.
Ancak, 2006 yılında Kuzey Kore'nin ilk nükleer denemesinden
sonra yaptırımların Birleşmiş Milletler ve ABD tarafından yayımlanmasına
rağmen, ülke ekonomisi kesintisiz büyümeye ve paralelinde hem nükleer
kapasitesi hem de silah endüstrisi gelişmeye devam etti.
2016 verilerine göre Gayri safi mlli hasıla 28,5 milyar
dolara ulaştı, bu ülke tarihindeki en yüksek rakam. %3,9 luk büyümede hesaba
katılınca Kuzey Kore için işlerin kötü gittiğini söylemek zor.
Bu ilerleme, kısmen, daha sıkı yaptırım çağrılarına rağmen
komşusunun ekonomik istikrarsızlığa girmesi konusunda isteksiz olan Çin ile
devam eden ticaretten kaynaklanıyor.
Çin, Kuzey Kore'ye kömür ithalatının
yasaklaması konusunda BM kurallarına uymasına rağmen, demir ithalatını arttırdı
ve toplam ticaret geçen yılın ilk yarısında% 10.5 artarak 2.55 milyar dolara
ulaşmasına sebep oldu.
Kuzey Kore’de 2011'de yapılan ekonomik reformlar, fabrika
yöneticilerinin maaşları ayarlamasına, kendi tedarikçilerini bulmasına, işçi
alımı ve işten çıkarmalarda söz sahibi olmasına imkân vermeye başladı. Tarım
kolektifleri, çok daha fazla hasat yapılmasına neden olan bir aile bazlı
yönetim sistemi ile değiştirildi. Hükümet, özel teşebbüsleri sınırlı bir süre
için tolere etmeye bile başladı. Yöentim sosyalist sistemi reddetmese ve katı
devlet kontrolü devam etsede, değişen dünya ve ekonomik yaptırımlarla başetmek
için daha efektif yollar bulundu. (www.ihracat.co)
Kuzey Kore ekonomisi nasıl işliyor?
Kuzey Kore'de ekonomik büyüme, tam anlamıyla devlet
kontrolünde gerçekleşen bir ekonomik çarkın ürünü. Ülkede eğitim, sağlık, sanayi,
tarım vs her alanda tam bir devlet kontrolü hakim.
Büyüme, büyük ölçüde madencilik ve enerji kaynaklarından
kaynaklanıyor, bu kaynaklar önemli ölçüde Çin’e ihraç ediliyor.
Kuzey Kore, mallarının çoğunu Çin'den ithal ediyor ancak bu
konuda kuzey Kore tarafından açıklanan bir veri olmadığından eldeki veriler
Güney Kore’den gelen tahminlerle sınırlı.
Kuzey Kore’de sadece ekonomi değil, toplumsal hayatın her
alanı devlet kontrolü altında, serbest ticaret ve mülk edinimi yine devlet
kontrolü altında olduğundan, tüm kişisel gelirlerin devlet kanalıyla düzenlendiği
bu tip bir ekonomide sıkı bir disiplinle takip edilecek mali disiplin ekonomik
istikrar ve sınırlı da olsa ekonominin büyümesine olanak tanıyor.
Birleşmiş Milletler yaptırımları ve etkileri nelerdir?
Birleşmiş Milletler yaptırımları temel olarak Kuzey Kore'ye
demir ve kömür ithalatına yönelik.
Totaliter rejimin devlet kontrolü seviyesi yüzünden,
gerçekte bu tür yaptırımların Kuzey Kore'de ekonomi ya da yaşam biçimi üzerinde
çok az etkisi olduğu görülüyor.
Yaptırım ve kısıtlamalar, serbest piyasa ekonomisine sahip
bir ülkede, hammadde ve ekipman teminini zorlaştırıp pek çok malın fiyatının
yükselmesine sebep olabilirdi ancak Kuzey Kore'nin ekonomiyi tam anlamıyla
devlet tekelinde yönetiyor olması, ne fiyat seviyelerini ne de talep edilen malların
temine dilememesinden doğacak siyasi ve sosyal krizlerin oluşmamasını sağlıyor.
Ekonomi analistleri Kuzey Koreye uygulanan yaptırımların
küresel tedarik zincirini sürdürülebilirlik ve masraflar yönünden olumsuz
etkilediğini, ve bundan doğacak olumsuz
sonuçlardan en çok batının ve özellikle ABD nin etkileneceğini belirtiyorlar.
Birleşik Devletler neden daha sert yaptırımlar koymuyor?
Dünyanın en büyük ekonomisi olması ve batılı müttefiklerini yönlendirme kapasitesi göz önüne
alındığında, Birleşik Devletler, kuzey Kore'ye karşı daha ağır yaptırımları, kısa sürede yürürlüğe koyma
gücüne sahip. Fakat bu noktada ABD, müttefiklerini yanına alarak, Birleşmiş Milletler çatısı altında ve bir yandan Çin'den gelecek korumacı adımları engellemeye çalışarak hareket etmeye çalışıyor.
Ayrıca, gerilimin yükselmesine tepki olarak sert tedbirler dayatmak, hali hazırda tek
kutuplu bir ülkeyi antagonize edebilir, yani Kuzey Kore'ye dayatılan baskıyı
orantısız ve ani bir şekilde arttırmak Kuzey Kore halkının yaşayacağı
olumsuzluklar neticesinde, yönetimin sergilediği düşmanca tutumun toplumsal bir
ruh haline dönüşmesi göz ardı edilmemesi gereken bir olasılık.
Kuzey Kore'nin nükleer programı halihazırda hızlanmakta ve muhtemelen
1-2 yıl içinde, ABD topraklarının büyük bir kısmını vurabilecek çok sayıda
füzeye sahip olacakları tahmin ediliyor, yani şu anki füze atışlarının pek
çoğunun test mahiyetinde olması, füze
menzil ve adetlerinin yetersizliği ve buna rağmen duyulan endişelerle
kıyaslandığında ABD nin duyacağı güvenlik endişesinin anormal seviyeye
çıkabileceği aşikar.
Kuzey Kore'nin 2018 yılı sonuna kadar veya 2019 yılı başında
tam bir nükleer kapasiteye sahip olması mevcut gidişat değişmezse yadsınamaz
bir gerçek. (www.ihracat.co)
Birleşik Devletler ile Kuzey Kore arasındaki ilişki nasıl devam edecek?
ABD ve Kuzey Kore arasındaki gerginlik 2017 yaz ayları
itibarı ile tehlikeli seviyelere ulaştı ve her iki ülkenin liderleri
birbirlerini askeri harekâtla tehdit etmeye her geçen gün daha sert bir dille
devam ediyorlar.
Trumph ve Kim Jong Un arasındaki tehdit ve suçlamalar, sorunun siyasi bir etikle müzakere edilebilmesini ve masa başına taşınmasını zorlaştırıyor.
Siyasi analistler, Kuzey Kore'nin hamisi ve büyük abisi Çin
mevzubahisken, askeri seçeneklerin ve savaş ihtimalinin çok uzak olduğunu
belirtiyorlar.
Kuzey Kore’nin BM yaptırımları neticesinde siyasetinde bir
değişikliğe gitmesi veya bu yaptırımlar sebebiyle ülkede ciddi bir siyasi veya
ekonomik kriz yaşanması mümkün görünmüyor ancak beklentiler, her ne kadar ufukta böyle bir ihtimal gözükmese de, Çin’in
arabuluculuğu ile nükleer kapasite artışının sınırlanması ve füze testlerinin durdurulması konusunda bir mutabakat
sağlanabilmesine yönelik. (www.ihracat.co)
Kuzey Kore İthalat İhracat İstatistikleri
Not: Rakamlar ekonomi bakanlığı 2016 verileridir
Not: Rakamlar ekonomi bakanlığı 2016 verileridir
Not: Rakamlar ekonomi bakanlığı 2016 verileridir
YORUM